ABD TÜFE ve ÜFE Öncesinde Risk İştahı Çekingen

Resesyon endişeleri, borç tavanı dramaları ve enflasyon göstergeleri arasında, finansal piyasalarda tanık olduğumuz bazı tereddütleri açıklamak için hiçbir neden sıkıntısı yok. ABD borç tavanı tartışmalarıyla ilgili olarak, eğer tarih bir yol göstericiyse, günü kurtarmak için on birinci saatte bir çözüm göreceğiz ve piyasalar yine rahat bir nefes alacak. Ancak o zamana kadar, dışarıdan gelen temerrüt tehdidi risk varlıklarını kontrol altında tutuyor. Borç tavanı dramasının önceki bölümleri piyasaya bir rehavet duygusu aşılamış olsa da, ABD'nin gerçek bir kredi temerrüdünün küresel finans piyasaları için sismik bir olay olacağı soğuk ve katı bir gerçektir.

Borç tavanı tartışmasının çözülememesinden kaynaklanan piyasa tereddütü altın fiyatına zarar vermiyor. Altın fiyatı bu hafta güvenli liman akımları ve 2023'ün ikinci yarısında ABD getirilerinin düşeceği beklentisiyle yükseliyor (Fed fonları vadeli işlemleri, piyasanın FOMC'nin yıl sonuna kadar faizleri düşürmesini beklediğini gösteriyor). Borç tavanının son tarihine yaklaştıkça piyasalar daha da gerginleşirse ve yatırımcılar fonlarını park edecek bir yer ararsa, altın güvenli limana kaçışın artmasıyla daha da yükselmeye hazır olabilir.

Bu hafta açıklanacak TÜFE ve ÜFE verileri öncesinde risk iştahı biraz çekingen, çünkü yatırımcılar Fed'in faiz artırımlarını şimdilik bitirdiğini umarken, Jerome Powell gelecekteki politika hamlelerinin verilere bağlı olacağını vurguladı. Dolayısıyla, bu ay temel enflasyon göstergelerinde yukarı yönlü herhangi bir sürpriz, bir sonraki Fed toplantısı öncesinde piyasanın sinirlerini bozacaktır. ABD'de Çarşamba günü açıklanacak TÜFE verilerine ilişkin beklentiler aylık %0,4 ve yıllık %5 seviyesinde. Enflasyon verisinin daha düşük gelmesi, Fed'in Haziran ayında faiz artırımına ara vereceğine dair piyasa beklentilerini güçlendirebilir ve bu da ABD hazine tahvillerinin ve doların düşmesine neden olabilir. Tersine, beklenenden daha yüksek enflasyon muhtemelen USD'ye yardımcı olacaktır. Dolayısıyla, doların acil kaderi bu hafta enflasyon verilerine bağlı.

Petrol fiyatı Çin'den gelen olumsuz ticaret verilerinin etkisinden sıyrıldı ve son satışların ardından toparlanmaya devam etti. WTI petrol fiyatı geçen hafta düştüğü dip seviyeye kıyasla 10 dolar daha yüksek işlem görüyor, bu da belki de talep tablosunun son satışların önerdiği kadar kötü olmadığını gösteriyor (fiyat şu anda 73,57 dolar ve geçen haftanın en düşük seviyesi 63,64 dolar). EIA'nın (Enerji Enformasyon İdaresi) mevsimsel petrol talebinde artış beklediğine dair haberler bazı korkuları yatıştırdı. Fiyat toparlanmış olsa da, petrol son zamanlarda volatilite için bir paratoner olduğunu kanıtladı ve bu nedenle, daha fazla aşırı fiyat salınımı göz ardı edilemez. Özellikle de petrol fiyatı küresel büyüme beklentilerine karşı çok hassas olduğu için.

FX'te Sterlin, bu hafta (Perşembe günü) BOE toplantısı öncesinde USD karşısında yerini koruyor. Merkez bankasından göreceğimiz şahinlik seviyesi ya da aksi, GBPUSD oranının mevcut seviyelerden ne kadar yukarı yönlü olduğunu etkileyecektir. Ve elbette, bu hafta TÜFE ve ÜFE verilerine ABD Doları'nın vereceği tepki, başlıca döviz çiftleri için tonu belirleyen şey olacak.

‍