Merkez Bankaları Geri Adım Atmaya Devam Ediyor

Sonuç mu? Dolar Endeksi'nin YTD'de (Yıldan Bugüne) yaklaşık %2,6 artış göstermesiyle USD bu yıl döviz çevrelerinde en büyük kazanan oldu. Dolar, Mart ayındaki FOMC faiz indirimi ihtimalinin yılın başından bu yana önemli ölçüde azalmasıyla yükselen hazine getirileriyle desteklendi. Birçok piyasa katılımcısı hala Fed'in Mayıs ayında faiz indirimine gideceğine dair umutlarını koruyor, ancak istihdam piyasası ilerlemeye devam ederse para politikasının gevşetilmesi aşamasının başladığını görmek için yılın ikinci yarısına kadar beklememiz gerekebilir. Her zaman olduğu gibi, ayları aşan veriler hikayeyi anlatacaktır.

Daha yakın resme bakıldığında, tahvil getirilerinin azalmasıyla USD 3 ayın en yüksek seviyelerinden geri çekildi. Bu, geçen hafta FOMC toplantısı ve NFP verilerinin ardından görülen fiyat artışlarından doğal bir geri çekilme olarak görülebilir. DXY (Dolar Endeksi) 104 seviyesine tutunuyor (Çarşamba günü Asya işlem saatlerinde), ancak dolar üzerinde daha fazla kar elde edilmesi durumunda 103,84'teki destek seviyesi devreye girebilir.

Dolar ve tahvil getirilerindeki ılımlı geri çekilme, altının yukarı yönde zemin kazanması için kapıyı açık bıraktı. Spot fiyat, sağlam ABD istihdam raporunun ardından geçen haftanın sonunda görülen 2014 $'lık düşük seviyelerden oldukça uzaklaşarak 2035 $'a yükseldi. Direnç 2050$ seviyesinde beklerken, değerli metal bir şekilde yön bulmakta zorlanıyor gibi görünüyor. Güvenli liman talebinde herhangi bir artış olmaması durumunda, altın fiyatının yakın vadede USD'nin yönü tarafından belirlenmesi muhtemel görünüyor. Eğer yatırımcılar faiz indirimlerinin ufukta göründüğü konusunda yeniden kendilerini daha iyi hissetmeye başlarsa, USD daha da gevşeyebilir ve bu da altının yeniden 2050$ seviyesinin kapısını çalmasına neden olabilir.

Diğer taraftan, bu hafta (Perşembe günü) açıklanacak olan Çin enflasyon verileri de dikkat çekecek. Bir sonraki TÜFE ve ÜFE verilerinin, dünyanın en büyük ikinci ekonomisini etkileyen deflasyonist mücadelelere ilişkin bir hatırlatma görevi görmesi bekleniyor. Ancak manşet rakamlardaki herhangi bir hayal kırıklığı, Pekin'deki politika yapıcıların daha büyük teşvik çabaları beklentileriyle dengelenebilir.