Jeopolitik Riskler Yeniden Çerçevede

Altın ve USD, her iki varlığın da güvenli liman alım talebinin alıcısı olmasıyla birlikte yükseldi. Dolar Endeksi (DXY), Fed kesintisinin ardından kaybettiği zeminin bir kısmını geri kazanarak 101 seviyesinin üzerine çıktı. Fed Başkanı'nın yılsonuna kadar başka bir büyük boy faiz indirimi görebileceğimiz beklentilerine soğuk su dökmesinin ardından USD'ye bu hafta Jerome Powell tarafından da yardım edildi. Powell, Pazartesi günü yaptığı konuşmada Fed'in faiz oranlarını düşürmek için acelesi olmadığını söyledi. Bu arada, Fed'in 2024 sonuna kadar toplam 50 baz puanlık indirim öngörüsü ile 75 baz puana yakın daha fazla indirim görmeyi uman daha geniş piyasanın öngörüsü arasında bir boşluk var.

‍

Altın, Orta Doğu'da roketlerin ateşlendiğine dair haberler üzerine yeniden 2650 doların üzerine çıktı. Altının 2024'teki en önemli özelliklerinden biri hem riskli hem de riskten uzak senaryolarda yükselme kabiliyeti olmuştur. Ve şimdi bunun son bölümünü görüyoruz, jeopolitik cephede düşmanlıklar artmaya devam ederken altın yatırımcıların portföylerinde favori bir varlık olmaya devam edecek gibi görünüyor. Çarşamba günü Asya'daki işlem saatlerinde altın 2662 dolardan, 2680 dolarlık direncin altında ve 2640 ve 2616 dolarlık desteklerin üzerinde işlem gördü. Altın, riskten kaçınma eğiliminin devam etmesinden fayda sağlayacak olsa da, daha güçlü bir USD değerli metal için potansiyel bir rüzgar olabilir.

Petrol fiyatı son aylarda risk priminden yoksundu, ancak İran'ın son eylemlerine tepki olarak bunun ılımlı bir derecesi enerji piyasasına geri enjekte edildi. WTI kontratı yeniden varil başına 70 doların üzerine çıktı ancak İran'ın daha geniş çaplı bir çatışmaya çekilmesi halinde arzda yaşanabilecek aksaklıklar göz önünde bulundurulduğunda bu şu ana kadar kısıtlı bir hareket gibi görünüyor. Çarşamba günü ABD ham petrolü 70,60$ seviyesinde bulunuyordu ve 73$ seviyesindeki direnç kırıldığı takdirde piyasaların petrol arzı konusunda giderek daha tedirgin olması halinde varil başına 75$ seviyesine doğru bir hareketi tetikleyebilir.

‍

Orta Doğu'daki gerginliklerin tırmanması, finansal piyasaların daha önce de silkelenme becerisi gösterdiği, her zamanki gibi işlere geri dönmeden önce bir ya da iki seans riskten kaçınma olduğu bir durumdur. Bu sefer de benzer bir durumla karşılaşıp karşılaşmayacağımız İsrail'in vereceği tepkinin niteliğine bağlı olacaktır. Eğer misilleme önlemleri (her iki taraftan da) yukarı doğru tırmanmaya devam ederse, bu durum risk varlıkları için iyiye işaret olmayacaktır.

Şu anda, ekonomik takvimde jeopolitik risk ile birlikte bu hafta ABD'de açıklanacak olan ve Fed'in yılsonuna kadar 50 baz puan mı yoksa 75 baz puan mı faiz indirimine gideceğinin sinyalini verebilecek istihdam verileri gibi 'olay riski' bulunuyor. Cuma günkü Tarım Dışı İstihdam (NFP) rakamının Eylül ayı için 144 bin istihdam artışı göstermesi bekleniyor. Bu rakamın yukarı yönlü önemli bir artış göstermesi Fed'in bu yıl 50 baz puan daha faiz indirimine gitmesini desteklerken, aşağı yönlü büyük bir ıskalama Kasım ayı için yeni bir faiz indirimi denklemini gündeme getirebilir.

‍